Ülker’den Fındık İçin Ortak Çalışma

0
916

WWF-Türkiye ile Ülker, Giresun fındığının geleceği için Türkiye’deki fındık üretimi sosyo-ekonomik ve ekolojik açıdan ele alınarak, fındık tarımının envanteri çıkarılacağını açıkladı.


Dünya fındık üretiminin yüzde 70’ini gerçekleştiren Türkiye’de fındığın sosyal ve ekonomik yönleriyle birlikte ekolojik geleceğini de içeren çalışmanın ilk adımı Giresun’da atıldı. Ülker’in sürdürülebilirlik çalışmaları kapsamında WWF-Türkiye işbirliği ile başlatılan proje ile Türkiye’deki fındık üretimi sosyo-ekonomik ve ekolojik açıdan ele alınarak, fındık tarımının envanteri çıkarılacak ve olası çözüm önerileri üretilecek. Çalışmanın ilk adımı ’Sürdürülebilir Fındık Tarımı Çalıştayı’ ile Giresun’da atıldı. Fındığı üreten, işleyen, ekonomiye kazandırılmasını sağlayan taraflarla, sosyo-ekonomisi ve ekolojisi ile ilgili uzmanlar bir araya geldi. Çalıştay, fındık tarımını mevcut durumu ve geleceği açısından analiz edecek. Yapılacak çalışmalar sonucunda, fındık konusunda uzun soluklu bir yol haritası oluşturulacak.

Ülker’den yapılan açıklamada, Giresun, 1 milyon 177 bin dekarlık alanla ulusal fındık üretiminin yüzde 12,4’ünü gerçekleştirildiği, fındık alanlarının yüzde 18’ine de ev sahipliği yapan Giresun’un, en kaliteli fındık üretiminin de gerçekleştiği yerlerin başında geldiği, ancak son yıllarda fındık tarımının ikincil gelir kaynağı olması ve yaşlanan ağaçların gençleştirilmesi için yatırımların yapılamaması gibi nedenlerden dolayı fındığın bölgede sosyal ve ekonomik yaşama katkısının azaldığının altı çizildi.

fındık harman

TARIMIN GELECEĞİ ÖNEMLİ

Ülker’in Türkiye’nin önemli gıda hammaddesi alıcılarından biri olduğunu dile getiren Ülker Sürdürülebilirlik Komitesi Koordinötürü Begüm Mutuş, “Bu nedenle tarımın gelecek nesiller için de var olabilmesi bizim için çok önemli. Üretim yaptığımız alanlara çiftçilerimizle birlikte sahip çıkıyoruz. Bölgelerdeki yerel kalkınma projelerine destek veriyoruz. Önemli hammadde girdilerimizden buğday, fındık, kakaoya yönelik çalışmalar yürütüyoruz” dedi.
Şirketin önemli hammaddelerinden birinin fındık olduğunu vurgulayan Mutuş, “Ülker olarak yılda 10 bin ton fındık alımı gerçekleştiriyoruz. Bu açıdan Türkiye’nin en büyük fındık alıcısı konumundayız. Fındığın ülkemiz ve bizim açımızdan öneminden hareketle WWF-Türkiye ile fındık tarımının devamı için el ele verdik. Fındığın sosyo-ekonomik, ekolojik açıdan inceleneceği ve çözüm önerilerinin getirileceği çalışma önceliklerimiz arasında yer alıyor” ifadelerini kullandı.
Ülker’in geleceği yönelik çalışmalarının fındıkla sınırlı kalmadığına işaret eden Mutuş, üretimde ana hammaddelerin başında gelen buğday ve kakao konusunda da çalışmaları sürdüğünü hatırlattı. Buğdayın yaklaşık yüzde 80’inini iç pazardan tedarik ettiklerini kaydeden Mutuş, “Bisküvilik buğday ihtiyacından yola çıkarak Konya Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü ile birlikte 2007 yılından beri bu konu üzerinde çalışıyoruz. Deneme üretimlerine başladık. Bu sayede, Türkiye’de ihtiyaç olan bisküvilik buğday ekimi alanları artabilecek, ülke tarımına ve ekonomiye katkı sağlanacak. Diğer taraftan yurtdışından aldığımız kakao tedarikinde ise PACTS (Kakao İzlenirliği ve Sürdürülebilirliği için Üretici Birliği) programına destek olarak çevreye duyarlı, profesyonel bir üretim zinciri oluştururken, verimin artmasına katkıda bulunuyoruz” diye konuştu.

yeşil fındık

FINDIĞIN DURUMU HER YÖNÜYLE GÖRÜLECEK

Son 40 yıl içinde, insanın doğal kaynakları tüketme hızının, dünyanın kendini yenileme kapasitesinin bir buçuk katına çıktığını belirten WWF-Türkiye Doğa Koruma Direktörü Sedat Kalem, “İnsanın dünya üzerindeki ekolojik ayak izi büyüdükçe, doğanın sunduğu ürün ve hizmetleri üretecek biyolojik kapasite azalıyor. Bunun etkileri, giderek artan ormansızlaşma, çoraklaşma, kuraklık, kirlilik, verimsizlik, doğal afetler, gıda yetersizliği, türlerin yok olması şeklinde kendini gösteriyor” dedi.
Araştırmaların, sosyo-ekonomi ile ekoloji arasında güçlü bir ilişkinin bulunduğunu ve uzun vadeli sosyo-ekonomik refahın ancak sağlıklı bir doğal yapıyla birlikte mümkün olabileceğini ortaya koyduğunu bildiren Kalem sözlerini şöyle tamamladı: “Bu kısır döngüden çıkış için kalkınma kavramını yeniden tanımlamamız, doğayla daha uyumlu yaşamanın yollarını bulmamız, kaynakları verimli kullanmamız ve ortak hareket etmemiz gerekiyor. Ülkemizin önde gelen özel sektör kuruluşlarından Ülker işbirliğiyle başlayan çalışma, bu gerekçeden hareketle, fındığın geleceğini sosyal ve ekonomik bakımdan olduğu kadar çevresel bakımdan da sürdürülebilir, yani doğal yaşamla uyumlu bir temele oturtmayı amaçlıyor. Çalışmamızın çıktısı, sürdürülebilirlik açısından fındığın durumunu ve çözüm önerilerini bütün yönleriyle ortaya koyan bir rapor olacak”.

 Kaynak:http://www.findiktv.com/2285.html

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz